Daha önce bu türden pek çok kitap aldım,
pek çoğunu okumaya başlar başlamaz bıraktım, bunu da kendi eksikliğim
sandım ama bu kitaptan sonra çok net anladım ki değil!
Bazısının kaba ve sert yaklaşımına,
bazısının ne denli itinasız ve gelişigüzel iş yaptığına çok kızdım,
bazısının iyilik ve hayır yapayım derken ne denli hayırsız bir iş
yaptığına şaştım ve eleştiriden onca kaçınan ben, kitap yorumlarına
durumun vehametini yazmaktan kendimi alıkoyamadım. Yapılan bir işin,
hele ki kitapların savsak yazılması delice irrite ederken beni, içinde
türlü güzellikler barındıran bu eşsiz konuyu bu denli üstünkörü,
sevimsiz, düşüncesiz, psikoloji, pedagojiden bihaber şekilde, edepsiz
bir cüretle yazmaları beni çileden çıkartıyordu. Oysa bu işe soyunan
birilerinin işin ciddiyetini dikkate alması ve kılı kırk yarması
gerekirdi. Öyle çok hayal kırıklıklığı vardı ki üzerimde bu konuda, uzun
süredir yeni kitap almaya dahi cesaret edemiyordum.
Oysa şimdi, çok, çok sevdiğim ve
tastamam içime sinen, her cümlesi, her kelimesi besbelli ki tek tek
düşünülmüş, bu işin çocuk, anne, baba, aile, pedagoji vesaire gibi her
ayağı gözetilmiş harika bir kitap edindim.
Bu kitabı okuduğumuzdan beri hepimizin hayatında çok şey değişti, biraz uzun olacak ama yazacağım;
Bulunan bir güzelliği anlatmak, bir hayrı ve iyiliği yaymak ve anlatmak çok gerekli ve en yararlı şey şu zamanda bence. Eleştirmekten ziyade bunun tarafındayım zira.
-Kitabı ilk okuduğumuzdan beri her gece
vazgeçilmezimiz oldu. Yanında başka kitaplar da okuyoruz, onları pıtır
pıtır bitiriyoruz ama bu kitap ilk günkü şevkle ve istekle devam ediyor
diğerlerinin yanında sabit şekilde. Böyle çifter çifter okumalar da çok
zevkli oluyor ayrıca.
-Kitap güzel ahlak, insan olmak, erdemli
olmak, barış, iyilik, kardeşlik, sevgi, merhamet, vicdan ve daha pek
çok övülesi konularda mükemmel örneklerle dolu. Ki zaten beklenen de
olması gereken de bu. Üstelik sadece çocuklar için anne babaya da çok
iyi geliyor her bir kıssa, her bir bölüm.
-Bu kitabı okuduğumuz günlerde Selim; bu
kitabı ne zaman okusak ben kendimi çok iyi hissediyorum, dedi ki, çok
şaşırdım. Sanırım çok pozitif bir enerjisi var kitabın. Belki de o masum
kalpler Peygamberimizin gül kokusunu alıyorlardır kitaptan. Ki bana çok
olası geliyor.
-Bu kitabı okumadan önce ne yazık ki
lafta ve soğuk kalıyordu Peygamberimiz anlatımları. Şimdi biz ekstra
hiçbirşey demeden, en doğru bilgiyi alıyorlar kaynağından ve doğallıkla
seviyorlar Peygamberimizi. İki oğlum da -Peygamberim, peygamberim- diye
dolanıyor evde. Sohbetlerinde sık sık yer alıyor; ben Peygamberimize
gideceğim diyor Kerim, Selim geceleri bu kitaba sarılıp uyuyor, geçen
gün cork cork öpüyordu kitabı, varın siz anlayın gerisini:)
-Bu kitabı ne zaman okumaya başlasam
uykuya direnen Kerim gülümseyerek uykuya geçiyor. Ki bazen
Peygamberimizi gördüğünden bahsediyor. Gelip başını okşuyormuş.
İnanırım, çok masum onlar.
-Bu kitapla bilmediğim onlarca şey
öğrendim/dik. Kitap mucizevi gibi zaten; misalen İ. (baba) kitabı eline
aldığında; Peygamberimizin çocuklarla nasıl sabırla oynadığı kısma sıra
gelmiş oluyor, İ. haliyle bu örnekten etkileniyor, ya da Peygamberimizin
çocuklara asla ve kat’a kızmadığından, çocuklar olumsuz birşey
yaptıklarında ilkin neden yaptıklarını sorduğundan ve nedenlerini
öğrenince çocuğa tümden kızılamayacağından, çünkü onların hep bir
nedenleri olduğundan (ki ben çok kez şahidi oldum bu örneğin) bahsediyor
ki ne zaman çocuklara kızsam hatırlıyorum bu örneği. Diyorum ya içinde
yaşama dair hemen herşey var.
Öyle değişik noktalar var ki, örneğin birkaç örneği buraya koyacağım;
Bu
örnek öyle şaşırttı ve üzerinde düşündürttü ki beni. Son zamanlarda
neden evde istediğimiz gibi giyiniyoruz da dışarı çıkarken kendimize
çeki düzen veriyoruz, diye düşünüyordum, hatta bunu çok riyakar
bulduğumu hissedip iyice bıraktmıştım kendimi, ama şu okuduğum silkeledi
beni.
En
sevdiğini vermek, harika bir örnek. Pek çok şey için, ciğerpareni
koparıp vermek gibi en sevdiğini vermek, vermenin müthiş hafifliği,
eşyanın kıymetsizleşmesi, eşyadan azade olmanın tepe noktası, ve yanında
bonus gibi sevginin, kardeşliğin artması. Tam arzu ettiğim şey bu.Şu işaretlediğim yerdeki nezakete, hassasiyete bakın… Canım Peygamberim, canım güzel ahlak!
Yazmakla bitmez bu kitaba methiyelerim.
Eğer çocuklarınıza güzel ahlağı ve bunun en güzel timsalini Sevgili
Peygamberimizi tanıtmak isterseniz ve dahası kendiniz de bu konuda pek
çok farklı şey öğrenmek isterseniz bu kitabı alın. Tabii hala
almadıysanız. Çünkü ben epey geç haberdar oldum kitaptan.
Bu kitabı almakla kendinize, ailenize, çocuğunuza büyük , büsbüyük bir iyilik yapmış olursunuz.
Bu kitabı alın ve her gece okuyun, sonra da kalplerde ve hanede oluşan değişimi hissedin.
Yani inşaallah.
Kitap Timaş Yayınlarından. Nurdan Damla
yazarı. “İki yılı aşkın bir süre, üzerinde titizlikle çalışıldıktan
sonra okurlarla buluştu.” deniyor Timaş’ın sayfasında, kesinlikle doğru,
her cümledeki titizliği yakinen hissetmek mümkün. Kitap Türkiye
Yazarlar Birliği, 2007 Yılı Çocuk Edebiyatı ödülünü almış.
Kitap yurdunda şöyle bir tanıtım cümlesi var;İstiyoruz ki, 365 günde Sevgili Peygamberim’le biricik peygamberimiz evlerimize her gün konuk olsun. Anne, baba, çocuk birlikte paylaşılan özel saatleri bereketlendirsin, nurlandırsın.
İşte bahsettiğim tam bu! Oluyor, inanın evlerimize konuk oluyor, gelip çocuklarımızın başını da okşuyor. Sebepsiz değil çocukların onca düşkünlüğü, sıcak değişimi, tebessümleri, Peygamberimize selamları..
1 yorum:
Harika bir yazi olmus... bende blog uma beklerim iyi gunler...
Yorum Gönder