Aşağıda bir yerde bahsi geçen sinema ve gerçeklik üzerine düşündüm ister istemez. Misalen, şiirlerle haşır neşirken duygu daha çok baskın geliyor, naifleşiyor insan, yumuşuyor ama sinemanın dili çok daha gerçekçi olduğundan sert geliyor, çarpıyor, haliyle daha çok etkiliyor. En azından ben böyle oluyorum. Tabii benim izlediğim filmlerin sert yaşam gerçeklerini içermesi de sebep olabilir buna. Yoksa sabun köpüğü kıvamında filmler de var ama onlar o naif şiirlerin yerini tutmaz asla, zira duygu yok, oyalama var ancak. Ya da ben şiirde gerçeklik olandan kaçıyorumdur da, sinemada gerçeklik kovalıyordumdur, tam bilemiyorum. Yazsam içimi çözerim belki ama uzun uzun yazmak da içimden gelmiyor.
Her neyse, o gecenin sonunda ister istemez bu yazı oluştu. O güzel derlemeleri çok kişi okusun istedim ve onlarla beraber birkaç başka güzel sözü de buraya ekledim. Ben zaten sevdiğim şeyi yaymayı çok severim:)
Tekrar teşekkürler Sine Fanzin (Sinema&Sinema)
“Biri ölür üzülmezsiniz, sonra sandalyeye asılı hırkasını görürsünüz, o hırkanın duruşu kalbinize oturur.”
(Nuri Bilge Ceylan)
(Erkan Oğur)
(Mevlana)
“Evet. Ney gibiyim aslında. Bir yere bağlı değil ve elden ele geziyor.”
(Mercan Dede)
(Seneca)
(Seneca)
(Semih Kaplanoğlu)
- Yaşarsın. Herkes herkessiz yaşayabilir.
(Tezer Özlü)
(Jean Luc Godard)
“Işık, filmin özüdür. Ve bu nedenle sinemada ışık ideolojidir, duygudur, renktir, tondur, derinliktir, havadır, öyküdür.”
(Federico Fellini)
(Andrey Tarkovski)
“Dünyanın birçok ülkesini gezdim ama yeterince tanımadığımın farkına vardım. Ürdün’e gittim. Orada bana çölün sesi olduğunu söylediler. Çölün sesini kaydettim. Kanada’da tanıştığım Kızılderililer kışın yağan karın sesini dinlememi söylemişlerdi. Yirmi yıldır orada yaşıyorum o sesi yeni duymaya başladım.”
(Mercan Dede)
(Seneca)
(Andrei Tarkovsky)
(Charlie Chaplin)
“Gerçekliği algılamak bir yetenek işidir. Çoğu insanda bu yetenek yoktur ama belki böylesi daha iyidir.”
(Ingmar Bergman)
“Amerika hakkında sevmediğim şey, yüksek derecede kişisel tatminle karışık boş laf peşinde koşulması. Amerikalı menajerime nasılsın desem; bana ‘son derece iyiyim.’ der. ‘Okey’ ya da ‘iyi’ değil. ‘Son derece iyi’ olmalıdır. Ben ‘son derece iyi’ değilim.”
(Krzysztof Kieslowski)
“Hayatta beni mutsuz edebilecek en büyük şey; lükse alışmaktır.”
(Charlie Chaplin)
“Dayanılmaz olan aslında yaşam değilmiş, insanlarmış.”
(Kafka)
(Matrix)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder