İlk kez, benim bir nevi kültür ataşem olan, sanata olan hararetimin en yüksek düzeyde artmasına, bu sığ dünyadan çıkarıp bambaşka, gepgeniş ve geri dönmek istemediğim bir aleme kanatlanmama vesile olan canım Beyhan İslam‘dan duydum adını. O da o kadar sevmiş ki neredeyse bir nefeste anlatmıştı tüm kitabı. Sonra Beyhan kitabın yazarı hakkında harika bir yazı yazdı: Seri katil suratlı, Altın kalpli adam: Shel Silvertein diye. Mutlaka okumalısınız.
Derken İngiltere’ye yerleştik Homeschooling (Evde Öğrenim) yaptığımız dönemde, çocuklar için hararetle kitap araştırıyordum ve evet bu kitap karşıma yeniden çıktı. Öyle heyecanlandım ki hemen iki adet Shel Silverstein kitabı siparişi verdim. (Aslında hepsini verecektim de kendimi zor frenledim)
Birkaç gün sonra kitaplar elime ulaştı ve ben ne yaptım biliyor musunuz; ilk okuma esnasında ağladım. Gerçekten ve sahiden. Çünkü öyle güzel, öyle güzel ki. Hikaye çok güzel, çizimler harika ama o yaşamsal detaylar yok mu işte onlar içimin en derinlerine dokundu. O detaylarda o katil Suratlı Adam’ın Altın Kalbi vardı ve bu altın kalbin tüm güzelliği de apaçık okunuyordu.
Shel Silverstein çok yönlü biri. Hem şair, hem yazar; ki yetişkinler için de, çocuklar için de kitaplar yazmış, hem senarist, hem oyun yazarı, hem şarkı sözü yazarı, ki şarkı bile söylemiş, ve hem de karikatürist. Karikatüristlerin yaşamsal detayları yakalamadaki beceri ve yeteneklerini kitaplarında ziyadesiyle kullandığından daha da harika oluyor kitapları ve illüstrasyonları. (Wikipedia’da Shel Silverstein hakkında yazılanları okumak için tık tık)
Gelelim Cömert Ağaç’a. Onunla büyüyen ve bağlandığı bir çocuğa/ insana herşeyini veren bir ağacın hikayesi. Çocuk çocuk başta, istediği şeyler basit; oyun, sevgi, yakınlık. Ağaç bu isteklere ziyadesiyle ve seve seve karşılık veriyor. İkisi de birbirini çok seviyor ama büyüyor bu çocuk ve büyüdükçe istekleri başkalaşıyor, ağaca aldırmayıp sadece kendi ihtiyaçlarına bakıyor ve bu sırada her insan gibi bencilleşip istiyor da istiyor. Daha, daha, daha istiyor, verilenler yetmiyor. Ağaçsa tıpkı toprak gibi, doğa gibi verici, veriyor da veriyor, hiç tereddütsüz, neyi varsa veriyor. Sonuna dek. Hatta öyle ki en sonunda bir taburelik kütük kıvamında kalıyor. Bu sırada çocuk yaşlanmış, yaşamının sonunda isteklerinin de sonu gelmişken ağacın yanına geliyor. Sadece dinlenmeye ihtiyacım var, yorgunum, diyor ve ağaç gene tereddüt etmeden ona kucak açıyor, gel otur, diyor.
Hayatın hazin döngüsü, insanın kaypaklığı ve vefasızlığı, bir ağacın ve bir çocuğun sımsıcak bir kalbinin olması ama bir insanın büyüdükçe, giderek sanki kalpten yoksun bir varlıkmış gibi davranması kısaca kronik insan marazları, doğanın merhametle durmadan verişi ama insanın hiç düşünmeden herşeyini alması tıpkı “Beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu, son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde anlayacak.” sözündeki gibi gibi…
Kısaca her yönden çok çarpıcı, çok etkileyici. Biraz hüzünlü, ama çok gerçekçi. Ama işin güzel olan bir diğer tarafı; Shel Silverstein’in elinden hayatın hüznü hem içlendiriyor, hem de gülümsetiyor.
Aşağıda kitap hakkında tatlı esintilerle epeyce fikir veren, Shel Silverstein’in resmi sitesinden alınma bir tanıtım videosu var.
Buraya kitabı alıyorum ama bendeki İngilizce elbette. Eğer hala görmediyseniz en kısa sürede bu kitabı alın zira Bulut Yayınları tarafından 2009 yılında Türkçeye de çevrilmiş kitap. (Görmek için tıklayın)
Cömert Ağaç, 1964 yılında yazılmış ve bu sene 50. yılı kutlanıyormuş. Detaylar ve daha pek çok güzel şey için Shel Silverstein’in kendi sitesine bakabilirsiniz.
Kitabın Shel Silverstein tarafından seslendirilmiş bir de çizgi filmi var. İzlemek isterseniz buyrun:
Kitap hakkında araştırırken hakkında yazılmış çok iyi yazılardan birine rastladım; Radikal’de Bir Ağacın en mutlu günleri.
İngilizce çok sevdiğim birkaç kitap daha var. Onlar hakkında da yazmayı istiyorum. Eğer sizin de bildiğiniz güzel kitaplar varsa lütfen benimle paylaşın. Türkçe, yabancı fark etmez. Yeter ki güzel kitaplar olsun. Ve herkes güzel kitaplardan haberdar olsun.
Bunlar da ilginizi çekebilir:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder