5 Mart 2012 Pazartesi

Melodiğim: Su Efsanesi



Her çocuğun su ile muhabbeti pek derin, pek sıcak ve fazla samimidir tahminim. Benim çocuklarım için de durum aynen böyle. Ancak bizimkilerde oynamanın, dökmenin, bulaştırmanın ve fevkalade dağıtmanın yanında, hararetlerinden olsa gerek, bir de fazla fazla su içmeleri sözkonusudur. Kerim’in söylediği ilk kelimelerden biri de sudur mesela. Gelişim süreci suyla hasbihali ile yakından takip edilebilir bu yüzden. Şöyle ki;
İlkin yiyecek ve içeçek herşeyin tek bir adı vardı: Mam-ma.
Birgün Selim’le ben hararetli bir çalışmanın içindeydik. Kerim yanıbaşımıza gelmiş ve devamlı surette mam-ma, mam-ma demişse de olayın ehemmiyetinden ötürü farkedilmemiş ve farkedilse de geçiştirilmiştir. Hatta kimi zaman mam-ma mı, ekmek mi istiyorsun, acıktın mı, diyerek zaman kazanmaya çalıştığımız da olmuştur. Durumun farkına varan ve kendi başının çaresine bakmaya davranan Kerim, yanlış anlaşılmalara son vermek adına can havliyle ve bütün gücüyle o iki harflik kelimeyi çıkarır ağzından: sşuuuuuuuuuuuuuuuuu!
Bu olaydan sonra bir daha suya mama demez Kerim. Yaşadığı olaydan aldığı dersle, her ne kadar çokça zorlansa da, ağzından tükürükler saçarak, ıslak dudakları şekil ve şemalini kaybedip yamularak da olsa karışıklığa mahal vermemek adına -sşuuu- demeye devam eder. Üstelik bununla da kalmaz, annenin zırvalarını da sşuu’nun eteğine takar. Şöyle ki;
Evin içinde kendince konuştuğunu zanneden anne, yavrusu ne zaman -sşu- dese uyduruktan sözler, eklemeler yapar, niyeyse! Suyu bulana dek evin içinde dolanırken, suuu nerdesin, suu çık ortaya der. Birgün gene su ister Kerim, anne de derhal vazifeye başlar: suuu nerdesin? der. Ve devamını getiremeden daha arkadan beklenmedik, tatlı ve melodik bir ses yükselir: sşuu çık o-ta-aaa (su çık ortaya)
Ve bu saçma replik, daha da saçma ve zırva eklentilerle uzar zamanla. Üstelik anne terketse de Kerim bunu pür ciddiyet bir edayla devam ettirir, genişletir ve sadık kalır bu saçma zırvaya. Şöyle ki;
Sşuu nee-desin? Suuu çık o-taya! A-aaa bu-da (burada)
Üstelik Kerim öylesine sadıktır ki bu saçmalığa, uykusunda dahi olsa vazgeçmez devamını getirmek konusunda. Ve uyku sersemi haliyle daha da anlaşılmaz kelimelerle, gözleri kapalı, dudakları suyu bekler vaziyette repliği tamamlamaya uğraşır. Sayıklar gibi. Eğer ola ki su gelmemişse hala replik 2., 3. turunu atar. Taa ki su dudaklarını bulur, işte o zaman suu, neeede? aaa.. dediği sırada gelen suyla kesilir sesi -ploff- diye ansızın uykuya dalar.
En son replik ise vardığımız durumun vehametini ve saçmalığın zırva yapmış halini anlatmak bakımından önemlidir.
Suuu needesin? Suuu aaa yook? Suu nerdesin? Aaa b .k (burada ile yokun sıkıştırılmış söylemi)
.

Hiç yorum yok: