24 Mayıs 2013 Cuma

Bugün Bunu Öğrendim: Melody Gardot



Film izlemenin bana en güzel hediyelerinden biri de; müziklerinden yola çıkarak hayatıma yeni şarkılar, yeni müzisyenler ve bilmediğim müzikler eklenmesidir. Üstelik çoğunlukla filmin müziği başlangıç olur, o müzikten başlayarak zincirleme şekilde bambaşka yerlere yelken açar, bambaşka müziklere çıkarım. Öyle ki başlangıç noktamı dahi anımsamaz olurum. Kuşlar gibi daldan dala seker, büyük bir açlıkla, iştahla ve de arzuyla, hatta önemli bir keşif yaparcasına heyecanla bir parçadan diğerine konarım. E, bu konuda internet leb-i derya. 

Geçen haftalarda kovalanıyormuşcasına ardı arkası kesilmeden film izledim. Sanırım hiçbir yere odaklayamadığım karmaşık ve kalabalık zihnimi bu şekilde sakinleştiriyordum. Bir de böyle zamanlarım olur benim, bir başlayınca aralıksız film izleme seremonileri düzenlerim. Bir günde 3 film gibi. Ne ara demeyin, her arayı fırsata çevirmekte birebirim. Nitekim 7 yıllık çocuklu hayatımda sürekli bunu tecrübe ettim. 

İzlenecek filmler listem var benim. O listeden bir eski ve bir yeni, bir dramatik ve bir neşeli şeklinde giderim. İşte böylesi zamanların içinde, filmin birinden başlayan müzik macerası gide gide Melody Gardot isminde harika bir sesle kesişti.

.
Melody Gardot
.
Bugüne dek bu güzel sesten nasıl haberdar olmadım ve bu güzel şarkılardan, doğrusu pek hayıflandım. Norah Jones gibi, hatta birçok kişiye göre ondan daha iyiceymiş sesi, müziği ve söyledikleri. Ben çok sevdim, çok etkilendim. Norah Jones’u da çok severim ve keşke hep daha çok parçası olsaydı derim. Şimdi onun ayarında bir başka güzel sesle keyifteyim. Birkaç haftadır çevire çevire şarkılarını dinliyorum. Sözler güzel, melodiler güzel, ses güzel, söyleyen güzel.
.
Melody+Gardot+Live+performance
.
Üstelik bu kadının hikayesi de çok derin. Gerçek bir film gibi yani. 18 yaşında bisikletle giderken kendisine kırmızı ışık ihlali yapan bir araba çarpıyor. O sırada kendi halinde biri Melody. Çok ağır yaralanıyor ve 1 sene hastanede yatalak olarak kalıyor. Hafıza kaybı yaşıyor, sinir kaybı yaşıyor. Bunların etkisiyle hergün hemen herşeyi yeniden öğreniyor. Diş fırçalamak, yürüyüş yapmak gibi. Buralar 50 İlk Öpücük filmi gibi sanki… Ve o sinir kaybından geriye ışık ve ses hassasiyeti kalıyor ki hala koyu gözlükler takıyor. 
.
melody_gardot_07
.
Melody Gardot hastanedeyken doktoru müziğe olan kabiliyetini farkediyor ve müziğin onun üzerindeki muazzam iyileştirici etkisini. Ona şarkılarını kaydetmesini salık veriyor doktor ve bu yönde destekliyor. Ve ilk kaydını yapıyor Melody Gardot. Ardından ilk albümünü; Some Lessons: The Bedroom Sessions çıkıyor ve dahası elbette.
.
Melody+Gardot+Performance
.
Melody Gardot sadece vokal değil. Şarkılarının bestesi, sözleri kendisine ait. Bu yüzden gözümde daha da değerli. Çünkü bu türden sanatçıların şarkılarının bir başka derinliği oluyor ve bu şarkılar kalbe daha çok dokunuyor. Ve aynı zamanda şarkıların bir çizgisi ve kalitesi oluyor ve bu da bende ekstra hayranlık uyandırıyor. Misalen; Sezen Aksu, Bob Dylan, Barış Manço, Jim Morrison, Teoman, Şebnem Ferah gibi… Zaten bu türden sanatçılara ozan da deniyor. Hatta birçoğu filozof kategorisinde bile sayılıyor. Ne yazık ki sadece iyi birer vokal olanlar kaynakları olmadığı zaman pek birşey yapamıyor. Misalen; Nilüfer, Erol Evgin gibi..
Şarkılarının isimleri bile çok güzel; Sweet Memory, So We Meet Again My Heartache, Some Lessons, Your heart is as black as night, Who will comfort me, If the Stars Were Mine …. Aşağıda ise Melody Gardot’un sevdiğim parçalarından bazıları var.
.
Melody Gardot – Your Heart is as Black as Night
.
Melody Gardot – So We Meet Again
.
Melody Gargot – If I Tell You I Love You

Hiç yorum yok: