23 Ağustos 2013 Cuma

Açık Açık!



Suriye’nin gariban banliyölerinden biri. Sabah olmak üzere. Anneler, babalar, kardeşler, çocuklar ve bebekler uyuyorlar yataklarında. Ansızın kimyasal silah atılıyor üzerlerine. Yanıyor ciğerler, bebek ve çocukların sesleri bile çıkmıyor, bazı yetişkinlerden duyulan acı bir çığlık var sadece… Öylece nefessiz kalıyor anneler, babalar, çocuklar ama en çok BEBEKLER! Ölüyorlar, ne olduğunu anlayamadan acıyla ve boğularak!
Uzun uzun yazamayacağım, zira içimdeki acı tarifsiz!
.
Syria Chemical Attack t.
.
 
.
Suriye 1
Syria Chemical Attack 3
Syria Chemical Attack
syria-chemical-Syria Chemical Attack
Kan yok, yaralanma yok ama büyük bir ölüm var!  Üzerlerinde o minicik cesetler kokmasın diye buzlar!
Bir ölüm bile bunca ağırken binlerce ölüm, binlerce melek…
Arkada kalan yavrusunu bırakamayan o Anne…
Ah insanlık! Ah insan!
Yetiş Ya Rab!
.
.
Birgün Peygamber (sav) Efendimiz: “İnsanlar üzerine öyle bir zaman gelecek ki, o vakit müminin kalbi tuzun suda eridiği gibi eriyecek!” buyurdu. “Niçin eriyecek yâ Rasûlallâh?” diye sorulduğunda: “Kötülükleri görüp de onları değiştirmeye güç yetiremediği için!”buyurdu.
Sadece bu anlatabilir hislerimi; tuzun suda erimesi gibi…


Konuyu derleyemem; günlerdir sosyal medyaya eklediklerimi yazıyorum sadece, bilinsin diye, bilmeyen kalmasın diye, benim elimden gelen bir dua, bir de bu!
Hiç olmazsa açık bir zulmü olabildiğince aşikar etmek. Elimle düzeltemesem de, dilimle birşeyler diyebilmek için…

-Muhalif kaynaklara göre, Esed’in düzenlediği kimyasal saldırıda ölenlerin sayısı 1360 oldu  #ChemicalAssadMurdersAgain
-Öl Esad, Geber! Giderken senin tarafın olan olan herkesi de yanına al!
-İşte Esed’in vurduğu çocuğun hali, son nefesini verişi:( http://video.haber7.com/video-galeri/32804-iste-esedin-vurdugu-cocugun-hali?cstwit=1 … #ChemicalAssadMurdersAgain
-Öl Esad, Geber! Seninle beraber gebersin seni destekleyenler de! http://video.haber7.com/video-galeri/32804-iste-esedin-vurdugu-cocugun-hali?cstwit=1 …
-İzleyin, korkmayın! Apaçık bir zulmü kınamakla taraftar değil insan olursunuz ve o zaman insanları samimiyetinize inandırırsınız. http://video.haber7.com/video-galeri/32804-iste-esedin-vurdugu-cocugun-hali?cstwit=1 …
-Demek AKP gerçekten çok güçlüymüş öyle ki ona olan nefret kalpleri kör etmiş, bakın diller lal olmuş, gözler de görmüyor! Twitter sus pus! http://video.haber7.com/video-galeri/32804-iste-esedin-vurdugu-cocugun-hali?cstwit=1 …


-Benim acım, benim isyanım, benim adamım değil İnsanlık yahu İnsanlık! 
-Bir bebeğin ölümünü kınayamamanın benim tarafımda açıklaması yok! İzahı yok!
-Kınamaktan korkan aciz! Bundan gayri hiçbir acıya çemkirme hatta bir dahakine bence sen gelme lan AYI!
-Basit bir kınamanın önüne geçen kalp katılığından ve ekseni şaşmış dimağlardan bahsediyorum.
-Sizin ölünüz ve bizim ölümüz şeklini aldı konu. Artık global meselelere bile bu şekilde yaklaşıyoruz.
-Bağımsız düşünme yetimizi kaybettik, bakayım bizimkiler ne diyorsa ben de onu diyeyim ya da kısaca karşıtım ne diyorsa ben zıddını söyleyim!
-Yetti be, dır dır dırdırlanmaktan başka işi olmayanlar ya şimdi de dırdırlasın ya da ebediyete kadar sussun!
-Gidin gidin, Allah aşkına daha da eksilin listemden, ben turnusol kağıdını şimdi kulllanıyorum asıl, bebeler ölürken ses edenler ve sessizliğe gömülenler.
(Twitter hesabından sessizce düşenlereydi bu söz.. hele bir de Erdoğan’ı sevenlerin ve nefret edenlerin fanatizminden dem vurmam vardı ki yaprak dökümü yaşadım adeta. Sağolsun gidenler, bana fanatik bir taraf olmanın acziyetini, ağırlığını ve körlüğünü değil, hakkın ve haysiyetin hafifliğini verdikleri için)
-Şükürler olsun ki bulduğu yaprakla dünyanın en harika işini yapar gibi övünen saf çocuklarım var. Kim ne derse desin ister gereksiz narinlik, ister naiflik zalimlerin azdığı bu dünyayı (inşaallah) böyle çocuklar kurtaracaklar. http://instagram.com/p/dSGDDaPjak/    (Bir de bencillik illetinden uzak tutarsak tabii)
-”Dünyanın şu anki halini daha iyi ne özetleyebilir? Ölenler, ağlayanlar ve seyredenler..”
BSMkAdKCMAEuBjK
-Sozun bittigi yer: http://instagram.com/p/dSc6rbLKUn/
@EmreUslu dan ‘SEN YOKSUN’ yoksun, yoksun, yoksun http://taraf.com.tr/emre-uslu-2/makale-sen-yoksun.htm …
-Suriye’de kimyasal silah için BM Denetim heyeti kararını Çin ve Rusya engelledi http://www.ntvmsnbc.com/id/25461928  sonuç; bunun da üstüne yatacaklar. Ölün ulan!
-Biliyor musunuz, Suriye’de sayısız çocuk kimyasal silahtan boğularak öldü! Onlar da anneleri için özel çocuktu!
-Sen de mi öldün Twitter! Dırdırcı Twitter, n’oldu çıkmıyor sesin! Çocuklar öldü Twitter, bebekler. Nefessiz kaldılar, boğuldular. Ha ama doğru ya, onlar bizden değiller!!!
-Korkmayın hakkın ve vicdanını sesinden, izleyin! Suriye’de kimyasal katliam: http://zaman.com.tr/dunya_suriyede-kimyasal-katliam_2122372.html …
-Büyümez ölü çocuklar… #ChemicalAssadMurdersAgain
@NiluferBulutt: Birleşmiş milletler geçerliliğini yitirmiştir. 21.yüzyılda böyle bir vahşete sessiz kalarak”
-Suriye’de bebekler öldürüldü. Bir sabah ansızın! Yoksa siz hala yaşıyor musunuz? Hala eski dertlerinizden başkasına dertlenmiyor musunuz? Söyler misiniz, bir dahaki sefere insanların sizin derdinize inanmasını bekliyor musunuz?
Yoksa siz hala, ‘aslolan BENİM ve elbette BENİM  DERDİM’ sapkınlığında mısınız? http://deli-anne.com/?p=19789
.
“İşte bunca masumdular. Bir sabah ansızın yataklarında nefessiz kaldı o canım çocuklar! Korkmayın vicdanınızın sesinden, korkmayın hayata devam edememekten, zulmü kınamakla zıddınızla bir olma korkusunu da bir kenara bırakın, fanatizmden korkun, fanatizmin getirdiği duyarsızlıktan korkun! Hiçbir tercih yapmadan ölüme giden bu çocuklarla kendi ölülerinizi kıyaslamaktan korkun! Ölüleri sayma vahşetinden korkun! http://instagram.com/p/dUFYMuvjaG/
.
-Yapacak hiçbirşeyim yok deniyorsa http://instagram.com/p/dUNs24PjSi/
Son yazdığım; instagramda başlatılan dua seferberliği, son derece zararsız ve masum bir eylem değil mi ama bakın orada da göreceğiniz gibi bir anneden aldığım tepki:
“Tek derdimiz Mısır ve Suriye. Evimizin içi yanmış, tek tek çocuklarımız ölüyor ama Mısır ve Suriye söz konusu olduğunda gözyaşı döküyorsunuz. Zengin Arap seyhlerinin desteği ile yapılan zulme kendi halkları dur diyecek. Dualarım dünyadaki zulüm ve savaşların bitmesi için olacaktır.”
Bu yorumu neresinden tutsam elimde kalıyor: Hadsizliğine mi, bana, bize ders verme cüretine mi, yanık yüreklerin tek ilacı duaya sığınma tahammülsüzlüğüne mi, o aşağılık ve kibir kokan dile mi, yalan yanlış iftira gibi betimlemesine mi (bilmediğim bir katliam mı var ülkemizde), kendini asıl sayan o tiksinç zihniyete mi, acımı yaşarken bile o asıl zihniyetin ölçüsüne göre yaşamam gerektiğini belirten o kasık dile mi, bir yerde zulüm varsa o oranın derdidir bana ne deme sapkınlığına ve dehşetli bencilliğine mi,  dahası -sana ne demelisin-, diye beni hizaya çekmek istemesine mi, madem şeyhler destek vermiş o halde ölen çocuklardan bana ne demesine ve dahası beni de bu yönde azarlama cüretine mi,  hasılı neresine bakayım bilmiyorum! Patlasın bu zihniyet!
Zalimi her zaman çok uzakta aramayın, bakın bu da bir zulüm şekli. Kendi davasında dünyayı ayağa kaldıranlar, gerçekten dünyanın ayağa kalkması gereken bir vahşette, dehşetengiz bir zulümde sus pus olmamı/zı bekliyorlar. Olmayınca da eski ezberlerden gelen küstahlıkla beni/bizi dize getirme cüretini gösteriyorlar.
(Sanırım ben çiçek böcekten bahsedince hadsizlerin iştahını kabartıyor saflığım ve ondan böyle cüretkarca en masum olaya bile atlayabiliyorlar. Ama merak etmeyin, o kadar da saf değilim)
.
Ölülerinizi, dramları, acıları kıyaslamayın. Ben bundan daha aşağılık, daha insanlık dışı birşey tanımıyorum. Ama illa kıyaslamak isteyenler var. Özellikle bazı Geziciler… Zaten bu kesimden bazıları sürekli kaynar kazan gibi bık bık bıklanıyorlar ve devamlı sataşma halindeler.  Havadan sudan konuşsanız bile eğer açıkça onlardan yana tutum sergilememişseniz bir şekilde konuyu kendilerine getirip, ya da hükümete giydirip lafınızı başınıza geçiriyorlar. Her an, kendilerine he-he demeyen herkese ve herşeye sataşma halindeler! Bence artık bu kesimin biraz silkinmesinde fayda var. Gerçekten! Beni okuyanı varsa (ki sanmıyorum) bence kendinize bir iyilik yapın; zıddınızın olur olmaz herşeyine çemkirme ve her fırsatta ötekine giydirme meramından kurtulun! Bu herkes için çok bunaltıcı. Zaten bilhassa şu olaydan sonra çoğunuzun insanlık namına inandırıcılığı da kalmadı. En azından benim nazarımda.
.
1-Büyük bir zulmü, acıyı kınamak için ne aynı fikirdeki dostlarınızı, ne de zıt fikirdeki düşmanlarınızı beklemeyin. Sadece kendi kalbinizi dinleyin! Elalem ne der değil, ancak vicdan doğruyu söyler! Kulaklarınızı hakka tıkamayın!
2-Siz biz kavgası değil bu! Ortada zalimce öldürülen insanlar ve çocuklar var.  Zıddınızın taraf olduğunu kınamak sizi onunla bir yapmaz, bu kadar fanatik, bu kadar korkak ve ürkek olmayın! Düşmanımın düşmanı dostumdur berbat bir sözdür, unutmayın!
-Zıddınızın da taraf olduğu haklı bir davanın açıkça tarafı olmak, hele böylesi açık ortamlarda, cesaret ister zira zorluk ve yalnızlık getirir ama bu aynı zamanda sizi onurlu, güvenilir ve samimi yapar, unutmayın! Ancak bu şekilde bir davayı savunduğunuzda inandırıcı olabilirsiniz, öbür türlü sürü içinde güvendesinizdir belki ama inandırıcılıktan çok uzakta bir yerdesiniz.
3-Bir tek kınama eylemi bile, olsa olsa insan yapar sizi ve de inandırıcı. Söyler misiniz şimdi kuma gömdüğünüz kafanız unutulur mu sanıyorsunuz?
4-Kıyas kıyası doğurur. Bitmez bu hikaye. Üstelik iş kıyaslamaya gelse sizinkinden bin beter zulümler gördü bu ülke. Onlara girersek çoğumuz sınıfta kalırız.
5-Ölüler sayılmaz. Sadece katlanır acı, eğer mazlum ve masumsa ölen ve hele de bebekse.
6-O bebekler ve çocuklar için kendi tercihleri diye birşey yoktu. Onların o derme çatma evlerde, anne babalarının yanında olmaktan başka tercihleri yoktu. Öylece uyuyordu herbiri eskimiş yataklarında ve yıkık dökük evlerinde. Onlar dünyadan bihaber yatıyordu sadece. Böcek gibi öldürüldüler! Acı acı öldüren bir gazla! Kıyaslamayın! Kı-yas-la-ma-yın!
Hiç olmazsa onlara ağlamayı onursuzlaştırmaya çalışmayın. Kendi davanız için saygı beklerken ve bazen de ittire kaktıra, güç kullanarak, zorbalıkla, baskıyla adeta kendinize saygıyı zorla kopartmak isterken, büyük bir zulme üzülenlere saygısızlık yapmayın.
7-Yakın tarihte  -Gel sende katıl bizlere ve gel kardeşim elini ver bana- diyenler bu kadar kısa sürede nasıl unutuverdiler o sevgi cümlelerini ve neden sus pus oldular şimdi?
Ama bir dakka, benin acım değerli, orda burda üç-beş bebek ölmüş lafı mı olur bunun şimdi ? Ben gene çerçöp ne bulsam ilk fırsatta çemkiririm, sen de ancak benimleysen değerlisin!
8-Hiç anlayamadığım; henüz taze iken çaresizlik ve zulüm görme hissiniz, nasıl olur da bir başka gepegerçek zulüm etkilemez sizi! Ah ama o da aynı; ben ve benim önceliğim!
.

“Her şey bittiğinde hatırlayacağımız şey, düşmanlarımızın sözleri değil, dostlarımızın sessizliği olacaktır.”

(Aliya İzzet Begoviç)
.
9-Birşey daha; hani BBC, CNN International ve Der Spiegel vardı, Gezi olaylarını 8 saat canlı yayınlayan, dergilere ilk kez Türkçe kapak yapan, sahi o iyiliksever, insanlık, hak ve adalet meraklısı(!) kuruluşlar, dergiler şimdi  nerdeler? Meğer ne de iyilermiş ve ilgilelermiş bizimle, zaten hepsi çok severdi bizi, çok düşkündür hepsi Türklere ve Türk dertlerine değil mi? Yiğit Bulut bile daha inandırıcı onlardan bence.
Ama bi dakka, onlar benimle ilgiliyken her türlü iyi olur değil mi?
Ah bencillik, ah insanlık!
———————————————————————-
 SON SÖZÜM: ATEŞ NEREYE DÜŞERSE DÜŞSÜN BENİ DE YAKAR!
Bu ateşi de ancak dua paklar. Bol bol dua! Çok çok dua! Çocuklarımızı da alıp yanımıza.
Ben anlattım çocuklarıma, o çocuklar bu zulmü yaşarken orda, ben anlatmaya çekinemem! Bilsinler, dünyada böylesi zalimler var, zalimler çok çalışıyor, biz de çok çalışmalı ve çok iyi olmalıyız, diyerek anlattım ve onları dualara kattım.
Bencil olmasınlar, uzayda yaşar gibi fanusta yaşamasınlar. Sonra bir başkasına yüreği yananın karşısına çıkıp; bana ne ve sana ne hadsizliğini göstermesinler.  Fizanda bile bir mazlum olsa onun derdiyle dertlenmesini bilsinler.
İnsan kalpleri olsun inşaallah!
(Selim’in ettiği dua; Allah’ım o zalimlerin kafasını kır. Kır ve içlerinden kötülük yapan kısmı çıkar, yerine iyilik koy)
Benim beddua sandığım masum dua. AMİN!

Hiç yorum yok: