28 Ekim 2010 Perşembe

Deliler Evinden Anılar - III

2 önceki gün. Saat 16:20. DA, KK'in yemek faslından sonra, bu kez BK'yı yedirmeye uğraşır, hem kitap da okur, beraber birşeyler yapalım amacıyla.  BK suyu içerken gargara yapmaya davranır, DA yapma diyecek takati bulamaz kendinde, olayı bırakır akışına. Saat 16:30. BK gargara yaparken suyu ağzında tutamayıp daha fazla, pörtletir korkunç bir dağılmayla ve DA'nın gözününda içine bakar, başıma ne gelecek korkusuyla. Ancak bir günde iki dönüşüm geçiren DA, enerjisi vakumla çekilmiş misalidir şimdi; sinirleri alınmışcasına sakin, üsturuplu bir anne edasıyla; gidip üstünü değiştir, der oğluna. BK oldukça minnettar DA'nın kızmamasına teşekkürler edip durmaktadır bolca.
 
Saat: 17:30. B, evde yiyecek birşeyler olup olmadığını sorar telefonda. Ve pişman olur sorduğuna. Nitekim DA, gün içinde B'yi arayıp evdeki kaostan bahseder ve bu sırada ağlamaktan nefesi kesilen KK'nın ve BK'nın çıldırmış selseri eşlik etmiştir kendisine. Üstelik ben ki evde bir çöpü bile kaldıramadım, der. Sahiden de evde bir çöpü bile yerden alamamıştır DA. O tertipli, nizami kadın gitmiş yerine sersefil, pasaklı mı pasaklı bir kadın gelmiştir adeta. DA kocasını tertipli olmaya alıştıracağına, sonunda kocasının dediğine gelmiştir. Başı sıkışan B'nin her zaman dediği gibi "Sen de yapma!" konumuna yani. Ortalık karmakarışıktır, yataklar dahi toplanmamıştır. Üstelik çok korktuğu bir durumla karşı karşıyadır gene. Çamaşır makinasında yıkanmış ve asılmayı bekleyenler, çamaşır sepetinde önceden yıkanmış ve asılmayı bekleyenler ve kirli sepetinde de yıkanmayı bekleyenler mevcuttur. Aynı şekilde mutfakta; bulaşık makinasında yıkanmışlar, tezgahta yığma kirli bulaşıklar mevcuttur.

Saat: 19:10. B eve gelir. Oh, der DA, yüküm hafifler şimdi. Ancak Heyhat! DA aynı zamanda BA yani Budala bir Anne olduğundan, B'nin bir hayrı olmayacağını tecrübe etmemiş gibi hayale kapılmanın karşılığını hemen alır ve sevinci kursağında kalır.  B kapıdan girer girmez yorgunum, der ve mesajı alır DA.  Bu kısa yoldan bana bulaşma demektir. Hem de tatsızım. Üstelik B, tv kumandasını bulamamaktadır. Bu onu daha da tatsız yapar. DA, anlar ki iş başa düşmüştür, koyulur yola. İlaçların etkisiyle biraz sakinleşen KK'yı uyutur.  Bu sırada gün boyu aksattığı yemek, tuvalet vs. ihtiyaçlarını gidermeye çalışır. Alelacele bir şeyler atıştırır. Zira BK'nın astım ilaçları ve uykusu vardır sırada. DA banyoya giderken, ümitsizce B'ye BK'ya uyku hazırlığında yardımcı olmasını ister. B, türlü gecikmelerden sonra BK'ya dişlerini fırçalamasında yardım etmeye kalkar. Ancak BK'nın en küçük bir şakalaşmasında banyoyu terkeder, ne halin varsa gör der, BK'ya. Ve gider yığılır tv karşısına. B, bilir ki nasılsa komando bir anne vardır arkada; 'Ölürüm de yıkılmam'gillerden  kalan  tek varis hatta.  Onun rahatlığıyla davranmaktadır, böyle hoyratça. DA,  içinden ve dışından saydırır boyuna. Son bir gayretle BK'yı yatırır yatağına,  masal, dua faslını tamamlarlar birarada. BK, kıvranır hala, DA "Erken uyuyamazsan sabah Dinozor Kralı yok sana!" deyince ödü kopan BK; "Keşke ben çok çabuk uyuyabilen bir çocuk olsaydım." diye iç geçirirken daha, bırakır kendini uykuya. Bu anı hasretle bekleyen DA bir iki toparlamadan sonra kendi de yığılır yatağa. Gün sona erer. Ve ertesi gün, bir ertesi gün, daha ertesi gün, daha daha ertesi gün az ya da çok KarmaşıkSarmaşık uyanır böylesi gündoğumlarına.

DA: Deli Anne, B: Baba, BK: Büyük Kardeş, KK: Küçük Kardeş 
Karmaşık Sarmaşık; burada kullanmak istediğim tek uygun kelime idi. İsim babasına gönderme yapmadan olmazdı.

19 yorum:

Müge dedi ki...

Canım DA, tüm anıları bir defada okudum. Şahane yazmışsın, ama tabii yazdıran konular seni nasıl da yoruyor biliyorum. Aynı deneyimleri yaşamış birilerini dinlemek bile beni gererdi, senin bu yaşadıklarını tıpatıp yaşarken.. Çünkü bana ne geçecekmiş gibi gelirdi, ne de başkasının benim gibi debelendiğine inanırdım. Benimki en beteriydi sanki hep :) O yüzden sana, "ben de yaşadım, geçecek" klişelerine girmek istememekle birlikte, sen anladın onu ;)
Sen çok iyi, tatlı, enerjik, pozitif bir annesin. Bunca hengamenin arasında blog yazılarını da yazıyorsan WonderMom olmalısın :)

Sanem dedi ki...

Bilmem bende mi bir tuhaflık var. Uyusalar da ben de biraz uyuyabilsem, geceki uykusuzluğu telafi edebilsem diye düşünürken, onlar uyur uyumaz gözlerim faltaşı gibi açılıyor. Yatağa koşturmak için can atarken, geri dönüş yapıyorum.:)

Deli Anne dedi ki...

Müge: :) blog yazarken olsa olsa ihmalkar anne oluyorum aslında:)

Sanem: hiç tuhaf değil aslında ben de aynı şeyleri yaşıyorum çoğu zaman. Sanırım bünye kıyamıyor o sessiz anı kaçırmaya:)

sevgiler

New York'tan dedi ki...

Su bolumunu okurken benimde elimde bardak su iciyordum :)

Pazartesi gunu aksam bende senin gibiydim sali gunu misafirlerim vardi yetismesi gereken isler var ikiside kudurdu ayni anda bir bagiris cikti anneden odaya giden cocuklar :) ve evde bir sessizlik oldu :)

Liya Azelya dedi ki...

Rica etsem bloguma uğrarmısınız? Size bir sürprizim var :)

Nihal M. dedi ki...

Sevgili DA bu yazını ençok sevdim çünküm bizim evdekinin tıpkısının aynısı bir B var.Hem ben tek çocukluyumda anlattığın durumlar bizdede olmuyor değil...Bırak dağnık kalsın En güzel tercih bence...
Ben o kadar bakarken yeni gördüm çok güzel filmler var küçük küçük fotolarda before sunrise mesela ben onlara daldım gittim...
Koyver gitsin tatlım :))

resimli günlük dedi ki...

Oh nihayet gün bitti.Son noktaya geldiğimde farkettim ki nefesimi tutarak okumuşum,niyeyse :)Bu arada uyumadan dua etmesine bayıldım Selim'in.Niye benim aklıma hiç gelmemiş ki?Hemen yürürlüğe koyuyorum.
özlem

Deli Anne dedi ki...

New York'tan: afiyet olsun. Aman diim Selim gibi dağılmasın su:) Ben senin blogunu çok seviyorum bu arada.. niye bilmem huzur buluyorum orda.. sanki sizin evde hiç hır gür yok, çocuklar mutlu gibi bir hava estiriyor bende... şimdi bağırış diince onun bile tonunun pek düşük olduğu hisiine kapıldım...

Liya Azelya: teşekkür ederim tekrar. ve tebrikler :)

Nihal Maya: Yeni değiştirdim ben o başlık resmini.. çocukların fotolarını kaldırmak istediğim için mecburi bir değişiklik oldu. iyi de oldu. sevdiklerimi koydum hep. Before sunrice ve Sunset çok sevdiğim, tekrar severek izledğim filmlerdenç kasvetli olmayan ama değerli filmlerden dii mi:) Ring ring ring !

Resimli günlük: gün sonunda matah birşey olacakmış gibi ahah.. dua konusu evet iyi oluor. bizimki korkuyu öğrendi ben de duayla bir koruma kalkanı hatta küresi oluşturabiliriz böylce hiçbirşey sana ulaşamaz dedim epeyce rahatladı. Bu vesileyle bir sürü sureyi de ezberledi :) korkudan yai eheh

our twins of N.Y./SEYHAN dedi ki...

Anlatimin cok hos, masal tadinda:) Ilk kez tikladim firsat buldukca onceki kayitlara da bakicam insallah... Bu arada BK ve KK kac yaslarindaki kardesler?

Deli Anne dedi ki...

our twins of N.Y: :) BK: 5 e geliyor, KK da 6 aylık henüz. sizin ikizler de pek tatlı maşallah. sapsarılar bi de .. sevgiler.

karmaşıksarmaşık dedi ki...

Offff DAcim offfff...dün heyecanla yazini okuyup ,tam yoruma gececekken, esim aradi... bir arkadasimiz beyin kanamasi gecirmis...allahtan iste fenalasmis da ,hemen müdahale edilebilmis...dayak yemise döndük...afalladik...10 sn de hayatin ters yüz olabiliyomus ,hatirladik....neyse simdi arkadasimiz da biz de daha iyiyiz....

sen "deliler evinden anilar " isimli muhtesem eserini yayinladigin bu son 3 günde ,ben de ayni yorucu döngü icinde dönüp duruyordum..bu aralar benim BK, beni deli edebilmek icin elinden geleni ardina koymuyor..Bakalim gecer insallah...

Karmasik sarmasigin isim babasi demissin ya benim icin ,hosuma gitti baba olarak anilmak,babaligin sefasini bir kez de biz sürelim degil mi...

balböcükleri dedi ki...

bir an okuduğu bir kitabın özetinimi anlatıyor dedim.ilahi:)

Deli Anne dedi ki...

Karmaşığım, işte böyle şeyler duyduğumda kendimden utanıyorum, bir korku da sarıyor beni nankörlük ediyorum diye.. Ama işte içine düşünce çeken bilir o delirme halini. Arkadaşınızın şimdi iyi olmasına çok sevindim.. beyin kanaması .. yakinen bildiim acılı bir mevzudur:(
Allah hepimizi korusun. sizlere de geçmiş olsun.. bu tr haberleri almak bile ne acıdır .

Arkadaşım ben de yazdım yazdım ama en korkuncunu bugün yaşadım.. şimcik küçük uyudu da sakinledi ortalık ama eli kulağında kalkar şimdi.. Allah'ım aklıma mukayyet et, deip dualar ediyorum boyuna..

senin yorumun beni ağlattı nerdeyse, hatta gözlerim ıslandı da.. sen isim babası olma da kim olsun..

kafayı toplayınca babalarla ilgili bi yazım var oan devam etcem.. ama dangol şimdi kafam..

Sana da bana da selamet versin Allah .. gazamız mübarek ola... hayde bre pehlivaaaaaaaaaaaan! hatta ceddin dedennn ceddin babaaaaaaaaaaaaaan.. ahaha nası manyadıım anlaşılıo de mi

Deli Anne dedi ki...

Serpil: okuduum diil direkt yaşadıım bi kitap:)

NEKO dedi ki...

Kendi kocamı öpesim, senin kocanı gelip dövesim geldi!

Deli Anne dedi ki...

Neko: hemen dövmeye gelmeyiniz efenim... her zaman da böyle değildir B. Mesela bir ertesi gün işten gelip apar topar evi derledi, topladı, bulaşık, çamaşıra müdahale etti, bizi dışarı yemeğe götürdü, akşam BK ile ilgilendi ben KK ile ilgilenirken.. sadece hatırlatmak gerek devamlı.. ciddi bir şekilde dile getirmezsek duyguları ve yaşadıklarımızı erkekler farkıdnda bile olmuyor.. yanlarında dır dır etmekten öteye geçmek gerek..

ONLARUYURKEN dedi ki...

allah kolaylık versin
ne garip, zevkle okudum
yazanmı güzel yazıyor
yoksa yaşananlarmı güzel bilemiyorum:)
sevgiler

Deli Anne dedi ki...

Yaşananlar yazdırıyor bir şekil :) ama yaşarken pek gülmüyorum ne yazık ki, okudukça gülüyorum ben de ehehhe.. sevgiler:)

NEKO dedi ki...

Kendiminkini de hemen gidip öpmedim zaten. :D Dediğin doğru aslında hayal edip beklemek yerine açık açık söylemek gerekiyor bazen...